Pendik Bayan Masöz Hizmetleri

Pendik Bayan Masöz. üniversitede matematik okumuştu ve özel zevkleri içinde bilgisayara karşı satranç oynamak yer alıyordu. Bir an için her şeyi iptal etmek geçti içimden. Ama sonrasında kendi kendime “Suzanne 5000 kilometrelik yol tepip buralara geldin geri çevirme şu adamı,” diye düşündüm. Utangaç bir halde “selam Suzanne,” dedi. “yaşamında bir defa olsun tipe örutubet verme,” dedim kendi kendime. Frank odaya girdi ve beceriksiz bir halde birbirimize sarıldık. Dudaklarımı onunkilere yaklaştırdım. Nefesi sıcak, ağzı yumuşak ve ıslaktı. Kendini geri çeker şeklinde oldu, ben onu daha da kendime çektim. Onu bir defa daha öpmek istiyordum.

Daha önce öpüşürken hiç bu şekilde hissetmemiştim. Başım dönüyordu. Büyük olasılıkla feromon ve endorfin seviyelerimden kaynaklanıyordu. Ona karşı hissettiğim kimyasal, hayvani bir çekimden ibaretti. Söz birliği etmişcesine yatağa uzandık ve öpüşmeye devam ettik. Frank elini eteğimin altına kaydırdı ve beni okşamaya başladı. Hiç mevzuşmadık. Bluzumu çıkardım. “Dur. Yavaş ol,” dedi.

Pendik Bayan Masöz Hizmetleri

“Ağırdan alalım. Her anın hazzını çıkarmak isterim.” Yavaşça önce sütyenimin sol askısını, peşinden sağ askısını indirdi. Elleri bir süre omuzlarımda kaldıktan sonra sütyenimi açmak için sırtıma yöneldi. Frank’in her hareketi, her dokunuşu beynine kazımaya çalışmış olduğunı görebiliyordum. Sanki sonraki günlerde her anı geri sarıp izleyebilmek için her şeyi kaydeden bir kameraman gibiydi. Sütyenim vücudumdan kayarak yere düştü. “Çok güzelsin,” dedi. Bir erkekten bu şekilde bir iltifat duymayalı on yıl olmuştu. Eteğimi kaldırdı ve ipek külodumu çıkarmadan önce her şeyi zihnine kazımak istermişcesine bana baktı. Frank beni öpmeye başladığında o gün regl olduğumu hatırladım.

Her hanım adamların çoğunun böyle bir şeyi rahatsız edici hatta itici bulduğunu bilir. Onun da çoktan keşfetmiş olduğu bir şeyi yineleyerek “Üzgünüm,” dedim. “Bugün regl oldum.” Pendik Bayan Masöz. “Umurumda değil,” dedi ve ben ona Lotus’taki akşam yemeği rezervasyonumuzu hatırlatana kadar yirmi dakika süresince beni öpmeye devam etti. Yarı mahcup, yarı tahrik olmuş bir halde birbirimize baktık. Beyaz çarşaflar kanlı el izleriyle doluydu. Daha bir araya geleli yarım saat olmuştu ama daha şimdiden bir suç mahallini andırıyordu. “keyfin harika,” dedi Frank. “Daha sonra kaldığımız yerden devam ederiz.”